ÖNYARGILAR NASIL OLUŞUR?
ÖNYARGILAR NASIL ÖĞRENİLİR VE DEĞİŞTİRİLİR?
İnsanlar yaşamları
boyunca duyguların ve düşüncelerin etkisinde kalarak, farklı bazı davranışlar gösterirler.
Bu davranışların bir şekli de önyargılardır. Önyargı, bir kimse ya da şeyle
ilgili olarak belirli bir olaya ya da duruma ya da görmeye dayanan, önceden edinilmiş
olumlu ya da olumsuz yargı ve kanılardır.
Önyargılar yaşamın bir parçası olarak olumlu ya da olumsuz
şekilde her zaman hayatımızda yer almakla birlikte genellikle negatif bir
tutumu temsil ederler.
Gerekli bilgi edinmeden herhangi bir konuda yetersiz
fikirlere dayanılarak oluşan önyargılar Herhangi bir ortamda karşılaştığımız bir
kimsenin dış görünüşüne, giyim şekline göre hüküm vermek ve o kişiyi yerecek
düşüncelere kapılmak, belki de dışlamak, vizyona yeni giren bir filmin
yapımcısına a da başrol oyuncusuna bakıp fikir yürütmek, çok beğenilen bir
kitabın yazarına bakıp okumadan beğenmemek, tadına bakmadan yemeğe tuz atmak
gibi birçok olay önyargıya örneklerdir.
Her davranışın altında bir duygu yatar. Hiçbir davranış ya
da düşünce şekli nedensiz oluşmaz. Önyargılarda küçük yaşlarda aile içinde
öğrenilmeyle başlar ve zamanla kişinin kendi tecrübeleriyle kalıplaşır. Çocuğun
çevresinde söylenen sözler, yapılan yargılamalar, takılan lakaplar zihinde yer
eder ve aile ile çevrenin taşıdığı önyargıları benimsemesine yol açar.
Yetişkinlik çağına gelindiğinde ise Önyargılı insanlarla olan
ilişkiler, anne, baba, öğretmen ya da arkadaşlar, baskı altında otoriter bir
çevre içinde yaşanan hayat, benzeyen ve benzemeyen arasında kalan “farklı olma”
unsuru, çoğu zaman medya ve sosyal ortamlar önyargının gelişmesinde önemli bir
rol alır
Önyargıların pekişmesini sağlayan da insanların
önyargılarına uygun gelen bilgileri ayırarak algılaması, ters gelen bilgileri
ise algılamaması ya da görmek istedikleri gibi algılamasıdır.
Bir duygu durumu olan
önyargıdan kurtulmak için karşılaştığınız kişi hakkında hemen karar vermeyin.
İyi bir gözlemci olun. Hiç kimseyi ırkına, cinsiyetine, görünüşüne,
tercihlerine göre değerlendirmeyin. Empati yapın. Kararlarınız ve yargılarınız
konusunda kimseden etkilenmeyin. Sonuçta o insanın sadece dışını biliyorsunuz. O
kişinin hikayesini bilmiyorsunuz. Kişi o hale gelene kadar başından neler
geçtiğini bilmeden yorum yapıyorsunuz. Kuran-ı Kerim bile “Hislerinize uyup
adaletten sapmayın” (Nisa 135) diye buyurarak önyargısız bir yaşam için yol
gösterir.
Mucize bir
yaradılışa sahip olan insan bunu neden başaramasın ki?
MUSTAFA ÖNÜL
EĞİTİM & YAŞAM
KOÇU